Bilim insanları, Dünya üzerindeki bir noktanın pozisyonunun, sabit bir referans noktası olan coğrafik Kuzey Kutbu’na kıyasla, daima değişen Dünya’nın manyetik alanına nazaran belirlendiğini vurguladı.

Manyetik alanın bu dinamik yapısı, global navigasyon ve pozisyonlandırma sistemlerini daima olarak güncellenmeye zorluyor.

TÜM NAVİGASYONLAR GÜNCELLENMELİ

Manyetik kuzey kutbunun yeni pozisyonunu belirleyen grupta yer alan İngiliz Jeoloji Araştırma Merkezi’nden jeofizikçi ve jeomanyetizma uzmanı Dr. William Brown, bu değişimlerin değerli dallarda önemli tesirler yaratacağını söyledi:

Büyük hava yolları, tüm uçak filolarındaki navigasyon yazılımlarını yeni modele nazaran güncellemek zorunda kalacak. Birebir halde, NATO bünyesindeki ordular, karmaşık navigasyon sistemlerini bu yeni pozisyona nazaran tekrar düzenlemek durumunda kalacak.

CNN’in haberine nazaran; ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi’nden (NOAA) kıdemli araştırmacı Dr. Arnaud Chulliat ise, manyetik kuzeyin gelecekteki pozisyonuna dair evvelki kestirimlerinin son güncellemeyle doğrulandığını belirtti.

MANYETİK KUZEYİN HAREKETİNDEKİ DRAMATİK DEĞİŞİM

Bilim insanları, manyetik kuzey kutbunun son yıllarda alışılmadık derecede süratli bir biçimde hareket ettiğini ve bu fenomenin nedenlerinin hala net bir biçimde açıklanamadığını lisana getirdi. Dünya’daki ömrün, 100 milyon yıldan fazla bir müddettir birçok manyetik kutup değişimine şahit olduğunu, lakin çağdaş teknolojinin bulunduğu çağda bu cins bir olayın şimdi yaşanmadığını vurguladılar.

Küresel pozisyonlandırma sistemlerinin (GPS), uçaklar ve gemiler dahil birçok araçta Dünya Manyetik Modeli’ni (WMM) kullanarak manyetik kuzeyi bulduğunu belirten uzmanlar, bu modelin İngiliz Jeoloji Araştırma Merkezi ve NOAA tarafından geliştirildiğini söz etti. WMM, manyetik kuzeyin geçmiş hareketlerine dayanarak gelecekteki kaymaları iddia etmek için kullanılıyor.

1831 yılında İngiliz kaşif Sir James Clark Ross’un manyetik kuzey kutbunu Kuzey Kanada’da, gerçek Kuzey Kutbu’nun yaklaşık 1610 kilometre güneyinde keşfettiği biliniyor. O vakitten bu yana kutup her yıl doğuya hakikat kayarak Sibirya’ya gerçek yaklaşıyor. Bu hareketin hızlanması, bilim ve teknoloji dünyasında büyük bir ilgiyle takip ediliyor.